26 Haziran 2009 Cuma

GELECEĞİNİ BİLİYORDUM

Savaşın en kanlı günlerinden biriydi Asker, en iyi arkadaşının az ilerde kanlar içinde yere düştüğünü gördü
İnsanın başını bir saniye bile siperin üzerinde tutmayacak ateş yağmuru altındaydılar
Tam cepheden dışarı doğru bir hamle yaptığı sırada başka bir arkadaşı onu omzundan tutarak tekrar içeri çekti, Delirdin mi?
Gitmeye değer mi? Baksana delik deşik olmuş Büyük olasılıkla ölmüştür bile Artık onun için yapacak hiçbir şey yok Boşuna kendi hayatını da tehlikeye atma sakın!
Fakat asker onu dinlemedi ve kendisini cepheden dışarı attı İnanılması güç bir mucize gerçekleşti
Asker o korkunç ateş yağmuru altında arkadaşına ulaştı Onu sırtına aldı ve koşa koşa geri döndü Birlikte siperin içine yuvarlandılar Fakat cesur asker, yaralı arkadaşını kurtaramamıştı siperde kalan arkadaşı dedi ki:
Sana değmez demiştim Hayatını boşu boşuna tehlikeye attın
Değdi, dedi, gözleri dolarak asker,Değdi
Nasıl değdi? Bu adam ölmüş, görmüyor musun?
Yinede değdi Çünkü yanına ulaştığımda henüz sağdı Onun son sözlerini duymak, dünyalara bedeldi benim için
Ve hıçkırarak arkadaşının son sözlerini tekrarladı:
Geleceğini biliyordum Geleceğini biliyordum

25 Haziran 2009 Perşembe

Receb-i Şerif ve Regaib Kandili (hutbe)

"Ey şeref-i İman ile müşerref olan ehl-i İman,
Hutbemiz, Receb-i Şerif ve Regaib Kandili hakkındadır.
Yüce Mevlamız indinde bütün zamanlar müsâvidir. Fakat bazı zamanlar, içinde cereyan eden bir takım hadiseler, vuku’ bulan tecelliyat-ı ilahi sebebiyle diğer vakitlerden efdaliyyet kazanır.
Cenab-ı Hak Kur’an-ı Keriminde:
Ayların sayısı Allah indinde on ikidir, gökleri, yerleri halkettiği günkü Allah yazısında. Bunlardan dördü haram olanlardır buyurmuştur.
Önümüzdeki günlerde gelecek olan günler de Receb-i Şerif, bu haram aylardan birisidir. Bu dört aya “haram” denmesinin sebebi, bu aylarda yapılan masiyetin günahı, ibadetin sevabı, daha şiddetli ve daha kıymetli olmak hasebiyle, diğer aylardan daha fazla tazim ve ihtiram edilmesi lazım gelen aylar olduğu içindir.
Recep ayının bildiğimiz bir takım isimleri vardır. Bu aya, bol bol rahmeti ilahi yağdığı için ziyade yağdıran manasına “Esab”; şeytanlar taşlandığı için “Recm”; ta’zîme layık olduğu için “Receb” ismi verilmiştir.

Peygamber Efendimizin
bu aya verdiği diğer bir isim ise, sağır manasına gelen “Esam”dır. Allah-ü Teala, Receb-i şerifi huzuruna çağırır ve kullarının amellerinden sorar. Receb-i Şerif ayı ise her defasında cevap vermeyerek, susar. Sonunda: “Ey Rabbım! Muhammed Mustafa (SAV) beni Esam diye isimlendirdi. Ben onların sadece ibadetlerini işittim. Günahlarını duymadım, Ya Rab.”, der.
Muhterem Mü’minler!
Bu ayda iki kandil vardır.
1.si ilk Cuma gecesi Reğaib Kandili; 2. si Yirmi yedinci gecesi Mirac Kandilidir.
Bu hususta Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
Recep ayının ilk Cuma gecesinden gafil olmayın. Muhakkak o öyle bir gecedir ki; melekler onu reğaib gecesi diye isimlendirirler. Gecenin üçte biri geçtikten sonra arz ve semavatta bulunan bütün melekler Ka’be-i Muazzama ve çevresinde toplanırlar. Cenab-ı Hak buna muttaliğ olur da Ey meleklerim! Dileyim benden, ne dilerseniz, yerine getireceğim, buyurur. Bütün melekler Ya Rab! Senden Recep ayında çok oruç tutanları affetmeni istiyoruz., diye niyaz ederler. Cenab-ı Hak isteğinizi kabul ettim. Onları affettim buyurur.

Regâib gecesi, ulviyetini Peygamber Efendimizden almıştır. Bu gece, Hz. Amine validemizin Peygamber Efendimize hamile olduğunu anladığı gecedir. Şu bir hakikattir ki Cenab-ı Hakk’ın mahlukatına gönderdiği en büyük hediye ve ihsan-ı ilahi Peygamber Efendimiz (SAV)’dir. Çünkü o bütün mahlukatın yaratılma sebebidir. Onun vücud-u şerifi ve unsur-u latifi, bütün mahlukattan efdaldir. Onun temiz ruhu, bütün kudsî ruhlardan; onun kabilesi, bütün kabilelerden; onun lisanı, bütün lisanlardan; onun kitabı, bütün ilahî kitaplardan daha üstündür. Onun parmaklarından çıkan su, bütün sulardan; onun âl ve eshabı, bütün insanlardan; onun doğduğu gece bütün gecelerden daha hayırlıdır.
İmam-ı Rabbani hz.leri Mektûbat-ı Şerifesinde;
Kendisine peygamber gönderilmeyen ve tebliğ ulaşmayan insanların, mahşer meydanında hesapları görüldükten sonra hayvanlar gibi yok olacağından bahseder. Demek ki insana, insanlık şerefini kazandıran Peygamberlerdir.
Yine İmam-ı Rabbânî Hazretleri:
Hangi lisan ile Rasüllerin gönderilmesi nimeti eda edilebilir... Eğer o büyüklerin varlıkları olmasaydı, bu sapıklıkta kalanlar, küfür zulmetiyle kirlenmiş olan kısır ve kör akıllarıyla Cenab-ı Hakkın zatını ve sıfatlarını bilme devletine nasıl erebilirlerdi., buyururlar.
Muhterem Mü’minler!
Receb ayı içersinde Regaib gecesinde yapılması ehemmiyetle tavsiye olunan birtakım ibadetler mevcuttur. Bu ay Cenab-ı Hakk ‘a mahsus bir ay olduğu için, yalnız zat-ı ilahiyi bildiren ihlas suresini çokca okumak lazımdır.
Nitekim Silsile-i Sadat'tan Ebu'l Faruk Hazretleri,
tutulacak oruçlara, kılınacak namazlara dikkat ederek, bu aylarda Ramazan-ı Şerife hazırlık yapılmalıdır. Unutulmamalıdır ki Receb-i Şerif ve Şaban-ı Şerifte kalp makinelerini çalıştıramayan, Ramazan-ı Şeriften hakkıyla istifade edemez.
Bu ayın birinci günü oruç tutanlara 3 senelik, ikinci günü oruç tutanlara 2 senelik, üçüncü günü oruç tutanlara 1 senelik nafile oruç sevabı verilir.Yine bu ayın 1’i ile 10’u, 11’i ile 20’si, 21’i ile 30’u arasında sadece birer defa olmak üzere kılınacak 10’ar rekat hacet namazı vardır. Bu namaz Peygamber (sav) Efendimizin berberi Selman-ı Pak (ra) Hz. Tarafından rivayet edilmiştir. Bu namazın kılınış şekli ve regaib gecesinde yapılacak ibadetlerin keyfiyyeti dua kitaplarında ve takvim yapraklarında mevcuttur. Ve zamanla Molla takvim bölümüzde de gelecektir Ayrıca Receb ve Şaban ayları içerisinde Peygamber Efendimizin çokca okuduğu Ey Allahım! Bizler hakkında receb ve şaban aylarını mübarek kıl ve bizleri ramazana kavuştur” duası çokca okunmalıdır."

Receb-i Şerîf

"Receb-i Şerîf

Receb ayı „Eşhur-u hurum“dan olup ŞEHRULLAH yâni Allah'ın ayıdır. Bu aya oruçlu olarak girilmeli ve bu ayda Allah'a çok ilticâ etmelidir.


Recebin 1'inci günü oruç tutanlara 3 senelik, 2'nci günü oruç tutanlara 2 senelik, 3'üncü günü oruç tutanlara ise 1 senelik nâfile oruç sevâbı verilir. Bu, hadîs-i şerîf ile sâbittir.

Üç günden sonra her gününe birer ay oruç sevâbı verilir.

Receb-i şerîf Cenâb-ı Hakk'a mahsus bir ay olduğu için yalnız Zât-ı İlâhî'yi bildiren İhlâs-ı şerîf sûresini çok okumalı; tevhîd, istiğfar ve salevât-ı şerîfeleri ihmal etmemelidir.

Bu ayda 2 kandil vardır:

İlk Cuma gecesi Regaib Kandili,
27'nci gecesi Mi'rac Kandili.
1'inci gecesi bir tesbih namazı veya Receb-i şerîfin ilk onu zarfında bir defaya mahsus olmak üzere kılınan on rek'at namaz kılınabilir. Bu namazda, her rek'atte Fâtiha-i şerîfeden sonra 3 „Kul yâ eyyühel-kâfirûn...“, 3 İhlâs-ı şerîf okunur. Nitekim ileride kılınış şekli anlatılacaktır.


Receb ayında her gün başında ve sonunda 7'şer Fâtiha-i şerîfe okumak sûretiyle 100 İhlâs-ı şerîf okumak da çok sevaptır.

Bu ayda, mümkün olduğu kadar Hatm-i Enbiyâ yapmalı ve oruç tutmalıdır. 13, 14 ve 15'inci günlerinde oruç tutanlar, bu sünnet-i şerîfeyi yerine getirdiklerinden, nice hastalıklardan şifâ bulur.


Receb Ayında Kılınacak Namaz

Receb'in 1'i ile 10'u arasında, 11'i ile 20'si arasında ve 21'i ile 30'u arasında sadece birer defa olmak üzere kılınacak 10'ar rek'at Hacet namazı vardır. Hepsinin de kılınış şekli aynıdır. Bu namazlar, akşamdan sonra da, yatsıdan sonra da kılınabilir. Fakat Cuma ve Pazartesi gecelerinde ve bilhassa teheccüd vaktinde kılınması efdâldir.

Bu namaz, mü'min ile münâfığı ayırır. Bu 30 rek'at namazı kılanlar hidâyete ererler. Münâfıklar bu namazı kılamazlar. Bu namazı kılanın kalbi ölmez.

Bu 30 rek'at namaz, Resûlullah (s.a.v.) Efendimiz'in berberi Selmân-ı Pâk (r.a.) Hazretleri tarafından rivâyet edilmiştir.


Kılınış şekli - Hacet namazına şu niyetle başlanır:

„Yâ Rabbî, beni dünyayi teşrifleri ile nûra gark ettiğin Efendimiz hürmetine, sevgili ayın Receb-i şerîf hürmetine, feyz-i ilâhîne, rızâ-i ilâhîne nâil eyle. Âbid, zâhid kulların arasına kaydeyle. Dünya ve âhiret sıkıntılarından halâs eyle, rızâ-i şerîfin için Allâhü Ekber.“ [1]

Her rek'atte 1 Fâtiha-i şerîfe, 3 „Kul yâ eyyühel-kâfirûn...“, 3 İhlâs-ı şerîf okuyup, 2 rek'atte bir selâm verilir. Böylece 10 rek'at tamamlanır.

Namazdan sonra 11 defa:

لاَ اِلهَ اِلاَّ اللهُ وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ، لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ يُحْيِى وَيُمِيتُ وَهُوَ حَىٌّ لاَ يَمُوتُ بِيَدِهِ الْخَيْرُ وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَىْءٍ قَدِيرٌ

„Lâ ilâhe illallâhü vahdehû lâ şerîke leh. Lehül-mülkü ve lehül-hamdü yuhyî ve yümît. Ve hüve hayyün lâ yemûtü biyedihil-hayr. Ve hüve alâ külli şey'in kadîr“

Receb'in 11'i ile 20'si arasında kılınan 10 rek'attan sonra 11 defa şu duâ edilir:

اِلهًا وَاحِدًا اَحَدًا صَمَدًا فَرْدًا وِتْرًا حَيًّا قَيُّومًا دَائِمًا اَبَدًا

„İlâhen vâhiden ehaden sameden ferden vitran hayyen kayyûmen dâimen ebedâ“

Receb'in 21'i ile 30'u arasında kılınan 10 rek'atten sonra da, şu duâ 11 kere okunur:

اَللَّهُمَّ لاَ مَانِعَ لِمَا اَعْطَيْتَ وَلاَ مُعْطِيَ لِمَا مَنَعْتَ وَلاَ رَادَّ لِمَا قَضَيْتَ وَلاَ مُبَدِّلَ لِمَا حَكَمْتَ وَلاَ يَنْفَعُ ذَا الْجَدِّ مِنْكَ الْجَدُّ سُبْحَانَ رَبِّىَ الْعَلِىِّ اْلاَعْلَى الوَهَّابِ سُبْحَانَ رَبِّىَ الْعَلِىِّ اْلاَعْلَى الوَهَّابِ سُبْحَانَ رَبِّىَ الْعَلِىِّ اْلاَعْلَى الْكَرِيمِ الوَهَّابِ يَا وَهَّابُ يَا وَهَّابُ يَا وَهَّابُ

„Allâhümme lâ mânia limâ a'tayte ve lâ mu'tıye limâ mena'te ve lâ râdde limâ kazayte ve lâ mübeddile limâ hakemte ve lâ yenfeu zel-ceddi minkel-ceddü. Sübhâne rabbiyel-aliyyil-a'lel-vehhâb. Sübhâne rabbiyel-aliyyil-a'lel-vehhâb. Sübhâne rabbiyel-aliyyil-a'lel-kerîmil-vehhâb. Yâ vehhâbü yâ vehhâbü ya vehhâb“"

Regâib Kandilinde Yapılacak İbadetler

"Recebi şerifin ilk cuma gecesi “ Regâib gecesi”dir. Bu gece, oruçlu olarak karşılanmalıdır. Regâib gecesi, akşamla yatsı arasında 12 rek’at “hacet namazı” kılınır. 2 rek’atte bir selam verilerek kılınan bu namazda, Fatiha’dan sonra her rek’atte 3 innâ enzelnâhü, 12 İhlası şerif okunur.

Namazdan sonra, 7 Salâtı Ümmiye okunup secdeye varılır.

Salatı Ümmiyye:
اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدِ ا لنَّبِىِّ اْلاُ مِىِّ وَ عَلَى اَلِهِ وَ صَحْبِهِ وَ سَلِّمْ Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin nebiyyil-ümmiyyi ve alâ elihi ve sahbihi ve sellim.


Secdede 70 defa:
سُبُّوحٌ قُدُّوسٌ رَبُّنَا وَ رَبُّ الْمَلاَءِكَت وَالرُّوحِ
Sübbûhun kuddûsün rabbünâ ve rabbü’l-melâiketi ver-rûh
Okunur.


Secdeden kalkıp 1 defa:

رَبِّ اغْفِرْ وَ ارْحَمْ وَتَجَاوَزْ عَمَّا تَعْلَمْ اِنَّكَ اَنْتَ الْاَ عَزُّ الْاَ كْرَمْRabbiğfir verham ve tecâvez ammâ ta’lem inneke ente’l-eazzü’l-ekrem
Denilir.


Tekrar secdeye varılıp yine 70 defa:

سُبُّوحٌ قُدُّوسٌ رَبُّنَا وَ رَبُّ الْمَلاَءِكَت وَالرُّوحِ
Sübbûhun kuddûsün rabbünâ ve rabbü’l-melâiketi ver-rûh
Okunur.


Secdeden baş kaldırılıp duâ yapılır.
Duâ anında Allaha şu şekilde iltica etmelidir:

اَلَّلهُمَّ بَارِكْ لَنَا رَجَبَ وَ شَعْبَانَ وَبَلِّغْنَا رَمَضَانَAllâhümme bârik lenâ recebe ve şa’ban ve bellığnâ ramazân





Regaib gecesinden sonra ki gündüzde (yani cuma günü) öğle ile ikindi arasında, 2 rak’atte bir selam verilerek 4 rek’at bir teşekkür namazı kılınır. Her rek’atte 1 Fâtiha, 7 Âyetül kürsî, 5 ihlası şerif, 5 felak, 5 nâs sureleri okunur.

Namazdan sonra 25 defa:
لاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّتَ اِلاَّ بِاللهِ اْلعَلِىِّ الْعَظِيمِ اْلكَبِيرِ الْمُتَعَالِLâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-aliyyi’l-azîmi’l-kebiri’l-müteâl



25 defa:
اَسْتَغْفِرُاللهَ الْعَظِيمَ وَاَتُوبُ اِلَيْكَEstağfirullâhe’l-azıym ve etûbü ileyk
Denilip, duâ yapılır."